25 Aralık 2010 Cumartesi

Gönül ferman dinlemedi


Ailelerin karşı çıkması, baskılar derken Sakarya Fırat'ın âşıkları Nihan Tekintaş (Ceren Hindistan) ile Osman Kanat'ın sevgisi (Tayanç Ayaydın) engel tanımadı. Bir yanda halaylar, bir yanda zeybekler...
Isparta'da çekilen dizinin belki de en kalabalık sahnesi geçtiğimiz hafta çekildi. Isparta'dan getirilen figüranlar, çalgıcılar ve pek çok basın mensubu eşlik etti çekimlere. Belki de bazı karanlık odakların Türk-Kürt ayrıştırmasına en büyük cevaptı bir Türk subayı ile bir Kürt kızının nişanı... Kabloların, kameraları ve hatta onlarca insanın arasında görüşme imkanı bulduk oyuncularla. Genç yönetmen Emre Kabakuşak koltuğunda, Tayanç Ayaydın'la zeybek çalışırken, Ceren Hindistan'la kostüm odasında, usta oyuncu Sönmez Atasoy'la konağın bekleme salonunda görüştük. Fatma Kanat yani Zerrin Sümer ise ta İstanbul'dan gelen misafirlerini kırma pahasına da olsa görüşmek istemedi bizlerle. Onu da oğlunun istemediği bir evlilik yapmasına verdik!
Çekilen nişan sahnesi olunca sohbetler de evlilik üzerinden gitti. Bir de benzer projelerin sayısının her geçen gün artması... Benzer çok dizi olduğunu söyleyen yönetmen Emre Kabakuşak kaliteye dikkat çekerken, kendisinin Türk-Kürt ayrıştırmasına, hatta 'ayrıştırma' kelimesine karşı olduğunu söylüyor. Çekilen nişan sahnesiyle ilgili olarak ise, "Sevdamız tek bayrak ve tek toprak. Biz taraf değiliz. Biz fotoğraflıyoruz. Bu ayrıştırma vatandaşta yok. Bizi ayrıştırmaya çalışıyorlar belki de..." diyor.
Teknik ekibi ve genç oyuncuların performansını beğendiğini her fırsatta dillendiren Sönmez Atasoy, Erzincanlı olduğunun altını çizdiği konuşmasında, dizinin konusuyla ilgili net konuşuyor: "Ayrıştırma toplumda yok. Onu aydınlar oluşturuyor. Temelde de zaten böyle bir şey yok." Aşkın, sevginin gönül ferman dinlemediğini anlatan Sait Genay (İbrahim Kanat) ise "Bizde sadece sevgi yok, saygı da var. Şiddet sevgiye dönüşecek. İzleyici güzel taraflarını alacak mutlaka. Zaten seyirci diziyi seviyor. Bununla ilgili güzel şeyler duyuyoruz." diyor.
'Herkes samimi olsun'
Sönmez Atasoy (Mürsel Ağa): "Yaptığımız iş açısından bakınca bu, kurgusal bir metin ve senaryodur. Senaryonun oluşması için de zıtlıkların olması lazım. Bir kızım avukat, bir kızım dağda. Demek ki bu iki zıtlıktan mutlaka bir eylem, hareket doğar. Yapılan odur. Benzer projelere gelince samimi, gönülden ve içten olsunlar yeter. Lafla peynir gemisi yürümez. Siyasi anlamda da böyledir. O zaman yol alınır..."
'Sevgi ve barışı anlatıyoruz'
Nihan Tekintaş / Ceren Hindistan: "Bakalım dizide kavuşacak mıyız? Sevenler kavuşamayabilir. Senaryo hakkında bilgi vermiyoruz. Zaten Türkiye'nin gerçeklerini yalın ve doğal bir şekilde anlattığımız için izleniyoruz..."
'Amacımız önyargıları kırmak'
Osman Kanat / Tayanç Ayaydın: "Amacımız önyargıları kırmak. Seyirci romantik bir nişandan ziyade insanlar nereye kadar değişebildiğini görüyor. İnsanlar barış içinde ne kadar mutlu olabiliyor onu görüyoruz. Derdi ve sözü olan bir dizi. Söylediğimiz ve sorduğumuz sorular var dizide."


YUSUF BÜLBÜL
ZAMAN
22.12.2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder